İSTANBUL (Enerji Portalı) – TSKB Genel Müdür Yardımcısı Ece Börü, TSKB’nin iklim değişikliği etkilerinin azaltılması, çevre dostu yatırımların ve düşük karbonlu ekonominin desteklenmesi temel yaklaşımıyla elde ettiği dikkat çekici sonuçları paylaştı.
5 Haziran Dünya Çevre Günü nedeniyle iklim değişikliğiyle mücadelenin önemine bir kez daha dikkat çeken TSKB Genel Müdür Yardımcısı Ece Börü şunları paylaştı:
“Finans sektörü kuşkusuz ekonomide güçlü bir dönüştürücü güce sahip. Özellikle artan nüfusla paralel seyir izleyen küresel, bölgesel ve yerel ölçekteki çevresel ve sosyal riskleri azaltma konusunda finans sektörü oyuncularına çok iş düşüyor. Finans sektörünün sürdürülebilirlik alanında yarattığı etki, sadece kendi çevresel etkilerini kontrol altında tutmanın çok daha ötesine geçiyor. Finans sektörü, sağladığı fonlarla pek çok farklı sektörün sürdürülebilir dönüşümüne kaynak sağlıyor. Biz de bu bilinçle ve sürdürülebilir bankacılık anlayışıyla, sadece sürdürülebilir yatırımları destekliyor, operasyonlarımızın tamamını sürdürülebilir şekilde tasarlıyor ve sosyal sorumluluk çalışmalarımızı da yine bu amaç etrafında kurguluyoruz. Tüm bu çalışmalarımızla çok güzel sonuçlar elde ediyoruz. TSKB olarak tek başımıza Türkiye’nin yıllık karbondioksit salımının 14 milyon ton azalmasına katkıda bulunuyoruz.”
“İklim yatırımları portföyümüzün en önemli kalemini ise yenilenebilir enerji projeleri oluşturuyor.“
Kredi değerlendirme süreçlerinde finansal, teknik veya ekonomik konular gibi çevresel ve sosyal etki başlıklarının vazgeçilmez unsurlar olduğunu belirten Ece Börü, TSKB’nin kredi portföyünün yaklaşık yüzde 73’ünü sürdürülebilirlik yatırımlarının oluşturduğunu söyledi. Börü, şöyle devam etti:
“İklim yatırımları portföyümüzün en önemli kalemini ise yenilenebilir enerji projeleri oluşturuyor. Ayrıca, destek verdiğimiz kaynak verimliliği projeleriyle de doğal kaynakların korunması, daha az atık oluşturulması, atıkların tekrar kullanılabilmesi ve daha az karbon salımı oluşturarak maliyetlerin düşürülmesini hedefliyoruz. Sürdürülebilirlik çevresel ve sosyal sorumlulukların yanı sıra yatırımcıya sağladığı verimlilik nedeniyle de üstünde daha çok durulması gereken bir konu artık.”
